Yarın belki de tarihimizin en önemli maçlarından birisini oynayacağız. Tur atlayıp, bu sezon ilk kez uygulanacak UEFA ligine kalabilmemiz için Atina’dan bugün Ankara’ya gelecek olan Egaleo’yu iki farklı yenmemiz gerekiyor. Avrupa maçı olarak daha önce sadece dört Intertoto maçı oynamış olan Egaleo, bu maçlarda yaÅŸamamış olduÄŸu galibiyet zevkini, ne yazık ki oynadığı ilk UEFA Kupası maçında bize karşı yaÅŸadı. Åžimdi Ankara’ya bu tarihi galibiyetin verdiÄŸi güven ve cesaret ile geliyorlar. Özellikle, bugünkü Yunan gazetelerinde; “Egaleo’nun tarihe bir altın sayfa daha yazmak üzere Ankara’ya doÄŸru yola çıktığı” mealinden baÅŸlıklar var.
Buna karşın, hocaları Stephan Demol daha ihtiyatlı. Ankara’ya hareket etmeden önce yapılan son basın toplantısında; çok genç bir ekip olan Egaleo’nun tur ÅŸansının %40 olduÄŸunu söyleyerek, daha deneyimli olmamız nedeniyle bize daha fazla ÅŸans tanıdığını ifade etmiÅŸ. Her geçen gün deneyim kazandıklarını ve daha iyi bir takım olduklarını da belirten Belçikalı Hoca, Ankara’da sahada çok çalışacaklarını ve 90 dakika boyunca bir an için bile savaÅŸmayı bırakmayacaklarını söylemiÅŸ. Maça iliÅŸkin en son taktiksel kararları Ankara’da vereceÄŸini söyleyen Demol, en önemli silahımızın Youla olduÄŸuna dair bir kaç kelam etmeyi yine unutmamış. Anlaşılan Youla’nın oynayıp oynayamayacağını o da merak ediyor.
Muhtemel Kadro Yunanistan’dan gelen son haberlere göre, dizinden sakat olduÄŸu için OFI ile oynanan son lig maçında yer almayan santrafor Gunter Friesenbichler (29 numara), bizim maça hazırmış. Bunun dışında Ankara’da sahaya çıkması beklenen on oyuncunun isimleri hemen hemen kesin gibi. Bu oyuncular ve sırt numaraları şöyle: Kalede Sidibe (33); geri dörtlünün ortasında stoperler Alexopoulos (6) ve Psomas (22); savunma kanatlarında Papoutsis (2) ve Edusei (31); orta sahada savunmanın hemen önünde Kaptan Skopelitis (20), onun önünde daha serbest oynayan Fotakis (10), saÄŸda Barkoglou (11) ve solda Manousakis (26) ile ileride Agritis (9).
Görüldüğü gibi, bu isimler Friesenbichler (29) dışında Atina’da bize karşı oynayan kadro. Belki hatırlayanlar vardır, bizim maçta yapılan oyuncu deÄŸiÅŸiklikleri ÅŸu ÅŸekilde idi: 61. dakikada sakatlanan Barkoglou’nun (ki kendisi Egaleo’nun bize atmış olduÄŸu penaltı golünün hem mimarı ve hem de yüklenicisidir) yerine Tsatsos; 75. dakikada Agritis’in yerine Chloros ve 82. dakikada Friesenbichler’in yerine Nikolopoulos.
Her ne kadar Demol, “Ankara’da mutlaka gol atmamız lazım” türünden demeçler veriyorsa da, ben bu sefer onbirinci oyuncunun büyük bir olasılıkla ilave bir orta saha elemanı olacağını düşünüyorum. Hatta bu mevki için Demol, hücuma daha yönelik olan Chloros, Tsatsos ya da Makris gibi oyuncuların yerine, bu kez savunma yönü daha ağır basan Chatzis veya 20 yaşındaki genç Liapakis gibi bir ismi bile seçebilir. Oyunun ilerleyen bölümlerinde, gerek duyulması halinde, Friesenbichler ya da Nikolopoulos gibi hücumculardan biri (hatta ikisi birden) oyuna girebilir. Ankara kafilesindeki diÄŸer yedek oyuncuların Ä°talyan kaleci Luigi Cennamo ve savunma oyuncusu Christou olması bekleniyor.
Ä°lk Lig Maçı (Egaleo: 1 – AEK: 1)
16 Eylül’deki ilk maçımızdan sonra, Egaleo iki lig ve bir de Kupa maçı oynadı. Ligde önce kendi sahalarında iddialı takımlardan AEK ile 1-1 berabere kaldılar. Daha sonra da geçtiÄŸimiz Pazar günü Girit’in OFI takımını deplasmanda 1-0 yendiler. Egaleo topladığı dört puan ile ligde beÅŸinci durumda.
Egaleo’nun ilk lig maçında karşılaÅŸtığı AEK, Ä°stanbul’dan göç eden Rumların kurmuÅŸ olduÄŸu bir takım. Ä°simlerindeki A, E ve K harfleri “Athletiki Enosis Konstantinopolous” yani “Ä°stanbul Atletizm BirliÄŸi” anlamını taşıyor. Bizim bu AEK’in hocası da tanıdık bir isim: GeçtiÄŸimiz yıl Sporting Lizbon takımını çalıştıran Fernando Santos.
Egaleo, AEK maçına bize karşı oynayan kadro ile çıkmış: Kalede Sidibe; geride Papoutsis, Alexopoulos, Psomas ve Edusei; ortada Skopelitis, Fotakis, Barkoglou ve Manousakis, ileride ise Friesenbichler ve Agritis. Oyunun 64. dakikasında Barkoglou ile Chloros, 78. dakikada Friesenbichler ile Nikolopoulos ve 90. dakikada Agritis ile Tsatsos yer değiştirmişler.
Gazete bilgilerine göre, AEK maçı neredeyse tümüyle düşük tempolu bir orta saha mücadelesi halinde geçmiÅŸ. Zaten klasik 4-4-2 oynatan Demol, bu sene en çok top kontrolünün kendi takımında kalmasına dikkat ediyormuÅŸ. Lakin, AEK maçında her iki takım da birbirlerine üstünlük kuramamışlar. Egaleo’nun golünü 57. dakikada Fotakis atmış. Hemen bir dakika sonra, savunmanın yaptığı bir hatadan yararlanan AEK beraberliÄŸi saÄŸlamış ve maç bu sonuçla bitmiÅŸ.
Gerçi bu sene takımı yenileyen AEK eski gücünde deÄŸilmiÅŸ ama, Egaleo’lular yine de zorlu bir GençlerbirliÄŸi maçının yorgunluÄŸu ile çıktıkları AEK maçından 1-1 berabere ayrılmaktan mutlu olmuÅŸlar.
Kupa RövanÅŸ Maçı (Egaleo: 2 – Marko: 0)
Atina’nın Yunan 3. ligindeki temsilcisi Marko ile 12 Eylül günü oynanan ilk maçı, Egaleo 4-1 kazanmış idi. GeçtiÄŸimiz ÇarÅŸamba (22 Eylül) oynanan ikinci maçta Demol, ilk onbir oyuncularını dinlendirmiÅŸ ve yedek oyunculara yer vermiÅŸ. Egaleo maçı 2-0 kazanmış, ancak iki gol atan Makris dışındaki oyuncuların performansı Demol’ü hiç mutlu etmemiÅŸ.
Girit Seferi (OFI: 0 - Egaleo: 1)
Egaleo, ligin ikinci haftasında Girit seferine çıktı. Sezon başında oluÅŸturduÄŸu kadroyu, bu zorlu deplasman maçında da deÄŸiÅŸtirmeyen Demol, sadece sakatlığı bulunan Friesenbichler’in yerine Chloros’u ilk onbirde oynatmış. OFI maçının 61. dakikada Chloros’un yerine Tsatsos’u oyuna alan Demol, son dakikada vakit kazanmak için bir deÄŸiÅŸiklik daha yapmış ve Agritis’in yerine Makris’i oyuna almış.
AEK maçının hilafına, OFI maçı oldukça gergin bir havada oynanmış. İlk yarı başabaş geçmiş. İkinci yarıda OFI bariz bir üstünlük kurmuş ve önemli gol fırsatları yakalamış. Ancak, 69. dakikada rakip savunmanın bir anlık boşluğundan yararlanan Agritis golü atmış ve takımının Girit adasından galip dönmesini sağlamış. Maçtan sonra Demol, çok zor bir deplasmanda alınan üç puana çok sevindiğini ve galibiyetin takımının Gençlerbirliği karşısındaki özgüvenini arttıracağını söylemiş; ancak takımının oyunundan ve özellikle de ilk yarıda kaçan fırsatlardan hiç memnun olmadığını da açıkca ifade etmiş.
El Netice
Hiç şüphesiz, PerÅŸembe akÅŸamı karşı karşıya gelecek her iki ekip için de UEFA ligine katılmak çok büyük bir baÅŸarı olacak. Özellikle, Yunan basını buna çok büyük bir önem veriyor ve tur atlarsa Egaleo’nun tarih yazacağını söylüyor.
Görünen o kii sessiz sedasız giden Egaleo, mütevazi ama genç ve mücadeleci olan kadrosunu oturttu. Kağıt üzerinde bakıldığında, taşların yerine oturduğu ve takımın moral motivasyonunun çok iyi durumda olduğu görülüyor.
Bizim cenah biraz daha moralsiz gibi. Takım her geçen gün biraz daha iyi mücadele ediyor ama henüz epey bir eksiğimiz var. Hal böyle olunca taraftar da üzgün ve şaşkın durumda. Öyle ki, şu anda internet ilanları ile harıl harıl iş aramakta olan sempatik ama hayli başarısız eski bir hocayı neredeyse kendi kendimize takımın başına teknik direktör olarak tayin edeceğiz! Bu konuda söylenecek çok şey var; bunları bir başka yazıda ele alırız.
Egaleo maçında bize gol lazım. O bakımdan forvet hattı ile baÅŸlayalım; sakat Youla ve hasta Boliç’in oynayıp oynamayacakları henüz belli deÄŸil. Youla herhalde hazır olacak ve büyük olasılıkla Mustafa Özkan ile birlikte oynayacak. Youla için fazla bir ÅŸey söylemeye gerek yok. Lafımız, orta sahaya ve özellikle de savunmacılara; “lütfen her topu Youla’ya ÅŸiÅŸirmeyin!” Bunun yerine kanatlardan sıfıra doÄŸru inip, ceza alanına düzgün ortalar yapalım. Göreceksiniz o zaman Mustafa Özkan’da iÅŸe yarayacak. Bir de fırsat bulur da oynar ise ben Ali Öztürk’ün kalabalık savunma arasından bir gol bulabileceÄŸine inanıyorum.
Orta sahamızın genç Yunanlılar ile kora kor savaşacağına inancım tam. Bir de kazanılan topları çabuk kullanabilirsek, o zaman işimiz çok daha kolay olur.
Bu maçta gol atmak kadar yememek de önemli. Ancak, biraz da sakatlıklar nedeniyle olsa gerek, savunma kurgumuz henüz tam oturmamış durumda. İyi mücadele ediyorlar diye tribün olarak çok sevdiğimiz bazı savunma oyuncularımız, oyunun heyecanına kapılarak tehlikeli pozisyon hataları yapabiliyorlar. Lüzumsuz yere rakibe basmak veya zaman zaman da çok koşmak adına yapılan bu tür hatalar, rakip takıma büyük boşluklar bırakıyor. Bu maçta bu hataları kesinlikle yapmamamız lazım; oyun disiplininden bir saniye bile olsun ayrılmamalıyız.
Geçen yıl uÄŸurlu geliyordu, yine söyleyelim: “Hadi Allah utandırmasın...”
Çoşkun YURTERİ
Kaynak : www.alkaralar.com
Önceki Haber
Sonraki Haber
26 Nisan | |
2015: Trabzonspor 1-1 | |
2009: Gaziantepspor 1-0 | |
2008: Ä°stanbul B. B. 2-1 | |
1998: Kocaelispor (D) 1-1 | |
1992: Fenerbahçe 3-2 | |
1981: Karagümrük 3-0 | |
* Skorlarda Gençlerbirliği evsahibi olarak gösterilmiştir. | |
Arama Yap |