->"Her Yıl O Hafta" istatistiği eklendi (23.10.2008)<-     ->"Rakipler ve Belalıları" İstatistiği eklendi (17.10.2008)<-     ->1. Ligde yaptığımız maçlar 100dönümlerine eklendi (26.02.2008)<-     ->Hava Durumu bölümü eklendi (31.01.2008)<-     ->"Seri Sonu" istatistikleri eklendi (30.12.2007)<-     ->Yılın Futbolcusu Anketine son yedi günde aldığı oy sayısı eklendi (08.12.2007)<-     ->Okumalık bölümü arama motoruna eklendi (07.12.2007)<-
 
 

 İlhan CAVCAV'ın Gençlerbirliği Başına Geliş Öyküsü, 2. Bölüm


Şengel’in trajedisi ve Cavcav’ın dönüşü

Piyangodan 2. Lig çıkmıştı ama Gençlerbirliği yönetimi, daha 1980/81 sezonuna girerken çöküntü halindeydi. Kulübü yıllardır sırtlanan Hasan Şengel dayanma noktasının sınırlarına gelmişti artık: “Güç belâ bir istihkak alıyordum, İmar İskân'a iş yapıyordum, getiriyordum kulübe, masaya koyuyorduk, on dakika sonra eve götürecek beş kuruş para kalmıyordu!” Kulübü yokluklar içinde idare etmenin yolları tükenmişti. 12 Eylül 1980 askerî müdahalesini izleyen aylarda hapse bile düşecekti fedakâr başkan. Kendisi anlatıyor: “Benim artık mali vaziyetim bayağı bozuldu. Ve çok acıdır, Türkiye'de ilk defa kulüp için hapis yatan başkanım ben. Birkaç günlüğüne de olsa... Kaleci Hüseyin Avni Saat vardı, Beypazarı'ndan transfer etmiştik, buna bir araba almıştım. Sinop'tan. Buna karşı ben çek verdim. Ferhat Karakoçan var, kulübün oradaki Akçakoca Market'in sahibi. Oraya da parayı bıraktım, Hüseyin için. Seyahate gidiyordum. Ferhat parayı alıyor, çeki almıyor. Dişçi bir adam, çek eline geçiyor, savcılığa veriyor. Bir gün baktım polis geldi, mahkemeye gideceğiz. Bekledim bayağı mahkemede. Bir hakim geldi. İnanın, körkütük sarhoş. Benim de elimde anahtarlar var, onlarla oynuyorum.Bana baktı, ‘ulan...’ falan dedi... Dedim ki ‘hakim bey, sözünüze dikkat ediniz’. ‘Götürün bunu’ dedi, kendimizi Cebeci cezaevinde bulduk. Kimseye de haber veremiyoruz. O zaman başkanım işte... Hanım da benim avukat, bizi buldu. Gözyaşları içinde çıktık, ikinci mahkemede beraat ettik.” Denizaltıcılarda seferber olup bütün tanıdıklarını harekete geçirmişler, “Gençler taraftarı bir infaz savcısı” bulunmuş, başkan “saçları kesilmeden” çıkartılmıştı hapisten.14

Hasan Şengel, bu olaydan sonra sporcularının yaptığı fedakârlıkları duygulanarak hatırlıyor: “Kaleci Hüseyin arabasını sattı, parasını bana verdi – yani kulübe. Cemalettin, benim güzel kaptanım, arabasını sattı, parasını verdi. Böylece kulübün borçlarını toparlayabildik.” Kaptan Cemalettin, kaleci Hüseyin’le beraber, başkanın adına yazılı çekten doğan ihtilâfı halletmek için bizzat kalkıp Sinop’a gitmişti: “Hasan Abiyi 10 bin liralık çek için Sinop'ta mahkemeye vermişler, hapse girdi. Bir telefon geldi, ‘böyle böyle Cemalettin, ne yaparsan yap’... Biz 10 bin lira topladık, doğru Sinop'a. O zaman da sıkıyönetim var. Gece 12'de sokağa çıkma yasağı başlıyor, biz buradan beşbuçuk-altıda çıktık... eyvah dedik, Hasan Abiyi kurtaramayacağız. Askeriye sokmaz bizi şehire! Dedik ‘böyle böyle, alacaklı bizi bekliyor dükkanında’. Yanımıza polisler verdiler, gittik, dükkan kapalı. Bizi doğru otele götürdüler, otelde yattık. O 10 bin liraya dokunamıyoruz, kendi paramız da yok cebimizde. Sabahleyin adamla oturduk, rica, minnet, parayı verdik, Hasan abiyi hapisten çıkarttık.”

Hasan Şengel, başına bu hapis hikâyesi de gelince, tükenmişti artık. Yıllardır ona “sana yazık, birini bulalım da seni kurtaralım” diyen Gençlerbirlikliler de bu kez başkanlık sorumluluğunu gerçekten alacak birini bulmak gerektiğini idrak ediyorlardı. Çare birçoklarının kafasında hazırdı zaten: Üçbuçuk sene evvel başkanlığı küskün bir şekilde terkeden İlhan Cavcav’ı geri getirmek. Ona muhalefet eden Denizaltı Grubu da artık ikna olmuştu bu çözüme. Bizzat, Adana’da teknik direktörlük yapmakta olan “Taşkafa Yüksel” ikna olmuştu, Yavuz Yalçınkaya’nın anlattığına göre: “Yüksel Doğanay dedi ki: ‘Arkadaşlar, bu kulüp İlhan Cavcav'a mecbur’! Ben bir vesileyle İlhan Cavcav'la Yüksel Doğanay'ı barıştırdım. Bir un numunesi vardı, Mersin'den ihraç edilecekmiş galiba, İlhan bey nümuneyi tahlil ettirecek, çok iyi hatırlamıyorum ama bir un işiydi, o vesileyle Adana’da buluştular, barıştılar. Tekrar ikna edildi İlhan Cavcav. Gelmesini artık bütün camia istiyordu.”15

İlhan Cavcav teklifi geri çevirmedi, iddiayla, hevesle, hırsla geldi Gençlerbirliği’nin yönetimine. Bu aşamada da kulübün havasını bozan pürüzler çıktı aslında. Cavcav’ın Gençlerbirliği'ne üye olmadığı iddia edildi, kongre mahkemelik oldu.

Hasan Şengel anlatıyor: “1981'de İlhan'ı bulduk. İlhan kabul etti. Ben hemen acele bir kongre yaptım. Fakat acelemiz olduğu için usulsüz bir kongre yaptım, yasal zamanını beklemeden… İlhan beye mührü verdik. Bu arkadaşlarımızdan bazıları, Teoman Yazgan, Hasan Rüzgâr, mahkemeye müracaat ettiler. Mahkeme tekrar çağırdı bizi, İlhan beyden mührü aldı, tekrar bize verdi. Sonra normal bir kongre yaptık, ikinci kongrede İlhan beye başkanlığı nizamî olarak devrettik.” Cavcav’ın başkanlığa getirilişine itiraz edenlerden Teoman Yazgan, Ziraat Bankası Halkla İlişkiler Müdürü idi ve kulüp geceleri için bilet satmaya uğraşırken kendisiyle tanışan Denizaltıcılarca getirilmişti Gençlerbirliği’ne. Ziraat Bankası’nın bazı imkânlarından kulübün yararlanmasını sağlamış, lokali elden geçirtmiş, duvarları kâğıt kaplatmış, halıfleks döşetmişti. İkinci yapılan –kimilerine gore 20-25, kimilerine gore 35-40 kişinin katıldığı- “nizamî” kongrede, İlhan Cavcav başkanlığa seçilirken, Teoman Yazgan da ihraç edilecekti.16

Kaynaklar :
14 Ferhat Karakoçan’la görüşmeden, 16.11.1999.
15 Yavuz Yalçınkaya’yla görüşmeden, 23.6.2000.
16 Kâmil Bilgen’le görüşmeden, 16.11.1999; İlyas Eryılmaz’la görüşmeden, 6.5.2000. “Aslında çok iyi bir arkadaşımızdı, heyecanlıydı, kulübün ileri gitmesi için kafasında bazı projeler vardı, ama kulüpçülüğü bilmiyordu... Kulüpçülük başka bir şey. Bünyeye uymayan her hareket geri teper. Geçirdiği evreyi, bulunduğu durumu, frekansları çok iyi bilmek lazım”, diyor Yavuz Yalçınkaya.

Hazırlayan : Tanıl BORA

Kaynak : "Ankara Rüzgarı : Gençlerbirliği Spor Kulübü Tarihi" Kitabı

 İlhan CAVCAV'ın Gençlerbirliği Başına Geliş Öyküsü, 1. Bölüm



  Takım O Av. P
1 Eyüpspor 31 43 69
2 Göztepe 31 35 63
3 Çorum FK 31 21 55
4 Sakaryaspor 31 14 54
5 Bodrumspor 31 18 52
6 Kocaelispor 31 10 52
7 Bandırmaspor 31 19 47
8 Gençlerbirliği 31 7 47
9 Boluspor 31 -4 47
10 BB Erzurumspor 31 1 41
11 Ümraniyespor 31 -8 37
12 Manisa FK 31 1 36
13 Keçiörengücü 31 -10 36
14 Şanlıurfaspor 31 -6 34
15 Tuzlaspor 31 -14 33
16 Adanaspor 31 -20 32
17 Altay 31 -57 15
18 Giresunspor 31 -52 7
* Takım adlarına tıklayarak takımların performans tablolarına ulaşabilirsiniz.