2000 yılının gs kadrosu uefa ve süper kupayı kaldırdıktan sonra tüm gs ve belkide türk futbolseverler tarafından efsane oldular. zaten o kadro beraberinde dünya 3.sü bir takımında oluşmasına imkan sağladı.
2000'in gs'si ne ise 2002-2003 sezonu gençlerbirliği takımı da odur aslında.
bizlerin yönetimi eleştirmesine ölçü olabilecek bir çıtadır. taraftarlarca efsaneleşmiş isimler ve oynadıkları futbol vardır akıllarda.
yorumlarda hatırlatılan bilgilerin aksine o sezon kadrosundan 2 yabancı 5 türk 7 isim 3 büyüklere transfer olmuş ve yerlerine yine kaliteli sayılabilecek isimler alınarak şampiyonluk parolası ile 2003-2004 sezonuna başlanmıştır. yeni kurulan ekip ligde olmasada (!) avrupada adından sıkça bahsettirmiş ve hatta ismimiz yabancılarca okunamayınca tanınırlılığımız artmıştır.
kısaca isimleri ve o sezon oynadıkları futbolu gözümüzde canlandıracak olursak;
ahmet hassan ( bjk )
süleyman youla ( bjk )
deniz barış ( fb )
serkan balcı ( fb )
okan koç ( bjk-gs )
uÄŸur boral ( fb )
orhan ÅŸam ( fb )
bunların yanında oyuna direkt etki eden
el saka, filip daems, thomas, mbayo, joker mustafa gürsel, yüksek formdaki veysel, ve kaptanlar nihat ve ümit eklendiğinde inanılmaz bir takım oluşmuştu... onlar unutulmayacak ve belkide oluşturulacak çoğu kadro onların verdiği hazzı taraftara veremeyeceği için efsane olmaya devam edecekler. onun için ersun yanal ismi her geçtiğinde bu kadro ve başarı hatırlanacaktır. hatta emin olun bugün türkiyenin en kaliteli oyuncusunu transfer etsek dahi o kadro hep en iyi olacaktır...
çünkü onlar bireysel olarak süper futbolcular olmasa da bireysel olarak süper futbolcular kategorisine yükselmişlerdir...
herhangi bir kadroyu onlarla karşılaştırmak çok sağlıklı olmayacaktır.
mesela bu sene el kabir ya da iki sene önce björn vleminckx'in performanslarından çok çok daha üst bir performansı o sezon içerisinde mustafa gürsel sergilemiştir.
şimdilerde çoğu kişi adını hatırlamaz ve nereye transfer olduğunu bilmez ama o elde edilen başarıda önemli bir aktör olmuştur.
buraya kadar kadro tartışmasına yorumumu katmak istedim.
yönetim konusunda ise mevcut yönetimi yorum yazdığım 13 yıldır tek başıma savunduğumu ve fazlasıyla tek kaldığımı düşünürken birkaç arkadaş ya da yaşı itibariyle büyüğümü de bu platformda görmekten mutluluk duyuyorum.
ilhan cavcav'ın başarılı bir başkan olduğunu defalarca ifade ettim ve bu konuda nedenlerimi de sıraladım.
aslında bu tartışma kendi aziz yıldırım başarılı mıdır sorusuna verilecek cevaplar ile paralellik göstermektedir.
çoğu kişi başarısız olduğunu son haftalarda şampiyonluk verdiğini genelde kaybeden olduğunu söylese de bazıları da türk futbolu içinde fb'nin uçurumlar yaratacak farklar açabilecek derecede iyi yönetiliyorken engellendiğini ve mevcut başarının başarısızlıkmış gibi görünmesine sebebiyet verdiğini söyleyecektir.
sonuç : bireysel performanslar sezon içerisindeki başarılı futbol ile vitrine çıkar ve bu performanslar teknik direktörler tarafından anlamlandırılmış olabilir.
farklı teknik ekiplerde aynı futbolcu başarısız bir performans çizebilir. gençlerli futbolcuların bugünkü futbolculara kıyasla kötü gibi görünmesinin nedeni sonrasındaki sezonlarda başka teknik ekiplerce harcanmalarından kaynaklıdır. yoksa onlar bizim için başarı çıtamızı yükselten, efsane futbolculardır.
bugünkü futbolcular ve teknik heyetlerle aynı olan özellikleri ise kendini ispat etmeye çalışan teknik direktör ve düşük maliyetli futbolcular ile altyapıdan gelen azimli geçlerden oluşuyor olmalarıdır.
Yorumunuzu göndermek için tıklayın...
Önceki Yorum
Sonraki Yorum
25 Nisan | |
2016: Gaziantepspor (D) 3-1 | |
2014: Bursaspor 1-0 | |
2004: Denizlispor (D) 2-1 | |
1999: Antalyaspor (D) 1-1 | |
1987: Sarıyer 0-0 | |
1982: Ceyhanspor 3-1 | |
1976: Hatayspor (D) 1-2 | |
1971: Afyonspor (D) 0-0 | |
1970: Altınordu 2-0 | |
1965: Fenerbahçe (D) 1-5 | |
* Skorlarda Gençlerbirliği evsahibi olarak gösterilmiştir. | |
Arama Yap |