kademeli olarak 3 yıldır devam eden ve özellikle geçtiğimiz yıl kendisini fazlasıyla hissettiren çılgın transferler ile ligimizin rengi değiştirilmeye çalışılıyor.
özellikle avrupa'da bundesliga özentisi bir görüntü almaya çalışan ligimizi arap sermayesi ile besleyerek çakma bir premier lig haline sokmaya çalışıyorlar.
daha fazla izlenebilir ve haliyle daha fazla pazarlanabilir bir hüvviyete kavuşacak bu ligin içini de kaliteli yabancı oyuncular ile doldurmaya çalışıyorlar.
avrupa futbol ekonomisinde görgüsüz arap,rus ve çin sermayesinin kendini gösterdiği bu yıllarda astronomik transfer ücretleri ile kulüplerin mali yapısı bozuluyor ve sonra aynı yalan çark içerisinde futbolcu satışı gerçekleştirilerek aynı para el değiştiriyor.
bir taraftan yeni yapılan stadlar ile seyir zevki yükseltilirken diğer taraftan yalandan starlar yaratılarak izlenirlilik artırılmaya çalışılıyor.
ülkemizde de statlar ve starcıklar yerini almaya başlamışken yakın zamanda araplara bırakılacak lig yönetimi ile enteresan bir ekonomi yönetimi devam edecek.
edecek etmesine ama kıçından haberi olmayan bir takım türk futbolu yöneticisi acaba bu duruma nereden bakacak.
fatih terim'in yaratıcılık hikayesi diye bahsedilen yapının aslında bahsettiğim sömürü futbol anlayışından bir adım ileri gitmediğini göreceğiz.
lig kalitesi ve seyir zevki elbetteki fazlasıyla hoş gelecek bizlere fakat bahsettiğim sermaye başka bir ülkeye kaymaya başlayınca koca bir enkaz kalmayacakmı?
bu enkazı kaldırmak futbolumuza can vermek için hangi yöneticiler elini taşın altına koyacak ozaman?
bir de bunların yanında daha önceden bahsettiğim üzere gençlerbirliği nerede kalacak?
kimileri cavcav yönetimi dese de, bu koca yapıda cavcav piyon olmaktan öteye gidemeyecek.
adamlar stadlar ve renkli transferler ile bu ligde yer almak istediklerini söylüyor ve gösteriyorlar. düşmediklerini ve düşmeyeceklerini göreceğiz.
biz ise bu ligin stadsız, taraftarsız ve starsız ekibi olarak yeni kurulacak ligde yer alabilecek miyiz?
cevabı çok zor olmasa gerek.
'' altyapıdan adam yetiştirmek'' dışıda sağlam scout ekibimiz ve taraftar sayımızda gözle görünür bir artış yaratmadığımız sürece ( örn: sevilla ) bu ligde yer alamayız.
onun için bir takım yorumlar yaparken olaya bir de bu gözden bakmakta fayda var.
cepteki paradan ziyade başkasının cebinden gelecek parayı harcamanın hesabını yapıyor birileri...
işte bu noktada demirören ve ekibine destek çıkmayanın da ligimizde durması zor görünüyor.
bana stad yapın diyeli 6 yıl olmasına rağmen iplenmediğimiz, ligi terk edişimizin beklendiği ve hatta düşmemiz için gerekli çalışmaların da olduğunu görmek gerek.
geçmiş yıllarda bu takım sporcularına teklifler yağarken ve geçtiğimiz sene onca genci vitrine çıkarmışken neden bizim sporcumuz tercih edilmedi diye sormaya gerek yok sanırım.
yoksa bugün ahmet çalık, uğur çiftçi, irfan kahveci isimleri fazlasıyla istanbula hemde böylesi bir ortamda çoktan gitmiş olmalıydı...
cavcav mı tuttu dersiniz?
bence teklif etmediler bile...
kısacası yeni patronlar, yeni lig, yeni stadlar, yeni takımlar...
bizi orada temsil edecek bir tane iş adamı da bulamazsınız.
biz ikinci ligde de takımımızı destekleriz diyebilecek beyefendiler ise içleri sızlayarak bakarlar premier liga'mıza...
Yorumunuzu göndermek için tıklayın...
Önceki Yorum
Sonraki Yorum
26 Nisan | |
2015: Trabzonspor 1-1 | |
2009: Gaziantepspor 1-0 | |
2008: Ä°stanbul B. B. 2-1 | |
1998: Kocaelispor (D) 1-1 | |
1992: Fenerbahçe 3-2 | |
1981: Karagümrük 3-0 | |
* Skorlarda Gençlerbirliği evsahibi olarak gösterilmiştir. | |
Arama Yap |