birçok gençlerbirliği sevdalısı, bu takım şampiyonluklar kazandığı, sahada şiir gibi futbol oynadığı, müthiş tribün gösterileri yaptığı için değil, bu kulübün duruşu için gençlerbirliği'ne gönül verdi.
küfürsüz tribünleri ve tribündeki dostluklar için stadın yolunu tuttu yandaşları. karda, kışta, yenilginin kaçınılmaz olduğu maçlara sırf dostlarla bir araya gelmek için çektiler stadyum çilesini.
altyapıdan yetişen oyuncuları kendi evladı gibi bildi bu taraftar. onların gelişimini, milyonluk futbolculara sahayı dar edişini ve sonunda yuvadan uçup gitse bile gençlerbirliği sevgisini yüreğinde taşıdığını bildiği için bu takımı sevdi. ilhan başkan'ın cenaze töreninde hayatta olan efsane oyuncularımızın türkiye'nin dört bir yanından koşarak ankara'ya gelmesi, onların içindeki vefa duygusuydu bu kulübü sevdiren.
ne işadamlarından, ne siyasetçilerden, ne de kurumlardan yardım dilenmemesiydi bu duruş. futbol federasyonunun tepesindeki yandaşının takımı küme düşünce çocuğunu kaybetmiş gibi ağlaması, ama asla iltimas geçmemesiydi bu kulübü değerli kılan.
futbolda kurulan müesses nizama karşı direnişti bu kulübün karakteri. şimdiki yeni yetmeler bilmese de anadolu kulüplerini, hayal bile edemeyecekleri yayın gelirlerine taşıyan mücadelenin adıydı gençlerbirliği.
bozuk düzendeki sağlam çark, çöldeki vaha, karanlığa sıkılmış aydınlatma fişeğiydi bu kulüp.
şimdi bir maç kazanınca bu güzide kulübün taraftarını eleştirenler lütfen aynaya bakın. siz bu kulübün tarihi duruşunu temsil ettiğinize inanıyor musunuz? ilhan cavcav sezonunda spor dünyasında icraatlarınızla ilgili bir tek olumlu yorum duydunuz mu? her zaman bir aile gibi davranan bu camiada alınan galibiyetlerden sonra medya önünde ilkokul çocuğu seviyesindeki sözlü sataşmalar bu kulübe yakışıyor mu?
düşmek nedir biliyor musunuz? en kritik maçlarınızda ankara'da bomboş tribünlere oynamaktır. attığınız golden sonra bile istifaya davet edilmektir. aldığınız oyuncularla spor programlarında alay edilmesidir. lige yeni çıkmış takımlara karşı kendi sahanızda 9 savunma oyuncu ile çıkmaktır. istatistiklerde sıralamanın son basamağına yerleşmektir. hepsinden daha vahimi, yönetimin, teknik kadronun, taraftarın birbirini sevmemesi, saygı duymaması, şerefsizlikle, namussuzlukla suçlamasıdır. hala küme düşmeyi bekliyorsanız asıl düşmek işte tam da budur...
keşke bu kulübün sorunu küme düşmek kadar basit olsaydı...
Yorumunuzu göndermek için tıklayın...
Önceki Yorum
Sonraki Yorum
19 Nisan |