suat bey,
söylemlerinizde haklımısınız bilemem fakat ülkemizde ve çoğu avrupa ülkesi liginde olduğu gibi bu takım gelişmeler ne yazık ki olmaktadır.
o veya bu şekilde gelişen olayların arkasında kulübümüzü göstermek doğru olmamakla birlikte futbolcular arasında geçen dialoglar sonucunda bir takım gelişmeler olmuş olabilir.
bir yandan baktığınızda haklı olabileceğinizi söylemekle beraber diğer taraftan bakınca bahsi geçen oyuncuların sakatlanıp oyunu terketmelerindense oyun içinde kalıp iş yapmamaları gs adına daha verimli olmazmıydı?
kaldı ki maç esnasnda son dakikada arka direkte boş pozisyonda bırakılan 3 gs li oyuncunun topu doğru kullanamaması durumunuda dikkate alırsak hiç penaltı girişimnde olmayışımız ve rakibe avantaj sağlayacak bir takım futbol dışı girişimlerde bulunmayışımız içimizi rahatlatıyor.
yalnız hem zec hem de gosso'nun sezon sonu bitecek kontratlarını dikkate aldığınızda neden olmasın diye düşünmeden edemiyorsunuz.
bakın ligimizde ve ülkemizde şikecilerin ve hırsızların aklanması sonrası pişmiş bir adalet sistemimiz olduğunu görmekte özellikle futbol yönetimine gelen tipsizlerin girişimleri ile gelecek nesillere sağlıksız miraslar bırakmaktayız.
umarım ki bizlerin boşvermek zoruda kaldığı futbol diye yutturulan bu kepazeliğin sahnelendiği tiyatro oyununa gelecek nesiller seyirci kalmak zorunda kalmaz.
her ne olursa olsun ülkemizde bir takım şerefsiz yöneticiler olduğu sürece futbolumuz gelişmeyecek ve belçika, avusturya, romanya, sırbistan gibi üçüncü derece avrupa ülkelerinin seviyesinde yarışmak zorunda kalacağız.
ne yazık ki ülkemizde büyük takımların başkan ve yadımcıları ile ülkeyi yönetenler şeffaflık başlığı altında şerefsizlik yaparlarken bu adiliklere at gözlükleriyle bakan insanların eğitimsiz kalmalarına çaba gösterilmektedir.
bizler bu gözlüklerin atılmasına ve çevremizde bulunan ve sadece 1. olabilmek adına herşeyi görmezden gelen arkadaşlarımıza yardımcı olamadığımız sürece bu tiyatro lüküs hayat gibi yıllarca sahnelenmeye devam edecektir.
bu dolapları bilen ve kendi ekibini bu şerefsizlikleri bile bile ayakta tutabilen ilhan cavcav'a desteğimde sırf bu yüzdendir.
çünkü bilmekteyim ki diğerleri geldiğinde bu çarkın dönüşünü ya seyredecek ya da kulübü bu şerefsizliklerin içerisine çekeceklerdir.
emin olunuz ki serdar kulbilge nasıl sessiz sedasız takımımızdan gönderildiyse, dünkü karşılaşlamada eğer suçları var ise zec ve gosso'da aynı mantıkla sezon sonu anlaşma yenilenmeden gönderilebilir.
takımların içinde yer alan ibrahim toraman, sabri, emre gibi adamlar esasen bu işi bağlamak için vardır. bu şerefsizler kulüpler tarafından primlendirildiği sürece türk futbolunda adım gelişme olmaz, olamaz...
Yorumunuzu göndermek için tıklayın...
Önceki Yorum
Sonraki Yorum
27 Nisan |